026  Allah'a inanmak ne demektir?


Değerli okuyucularım,

Önceki yazımda imanın gaybe inanmak olduğunu, kâmil ve doğru bir iman için Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, ahiret gününe ve kadere inanmak gerektiğini belirtmiştim. Bu sözleri biraz daha açmak istiyorum.

Allah'a inanmak demek, O'nun varlığına, birliğine ve elçileri aracılığıyla O'ndan gelen her şeye, O'nun murad ettiği şekilde inanmak demektir. Onun için din büyüklerimiz amentüyü okurken aşağıdaki şekilde okurlar:

"Amentü billahi ve bima cae min indillah, ala muradillahi mücmelen ve mufassalan;

Amentü bi rusulillahi ve bima cae min indi rusulillah, ala muradi rusulillahi mücmelen ve mufassalan.

Amentü billahi ve melâiketihi ve kütübihi ve rusulihi ve'l-yevmil ahıri ve bi'l-kaderi, hayrihi ve şerrihi min Allahi Tealâ, vel ba'sü ba'de'l-mevt. Hakkun eşhedü en lâilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abduhü ve resûluhü."

Metnin alt bölümündeki amentüyü ve anlamını her müslüman bilir. Yukarıdaki ilk iki cümledeki anlam da, "Ben özet ve ayrıntı olarak Allah'a ve Allah'tan gelen her şeye, O'nun istediği şekilde inandım" ve "Ben özet ve ayrıntı olarak Allah'ın elçilerine ve onlardan gelen her şeye, O'nların istediği şekilde inandım" demektir.

O sebeple imanımızı tazelemek için yukarıdaki metni ezberleyerek amentüyü yukarıda yazıldığı şekilde okumaya çalışmalıdır.

Resûlullah (s.a.v.) Efendimiz Abdül Kays kabîlesinden gelenlere, yalnız Allah'a iman etmeyi emrettikten sonra “Bilirmisiniz yalnız Allah'a îmân etmek nedir?” buyurunca, onlar, Allah ve Resûlü daha iyi bilir dediler. Bunun üzerine Resûl-i ekrem efendimiz, “Allah'tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah'ın Resûlü olduğuna şehâdet etmek, namazı kılmak, zekatı vermek, ramazan orucunu tutmak, ganimetin beşte birini vermektir.” [Buhari] buyurdu.

Bu Hadis-i şeriften açıkça anlaşılmaktadır ki Allah'a inanmak demek, tek ilah olarak Allahü Tealâ'yı, O'nun gönderdiği son elçi olan Rasulullah Efendimizi, ve onun bizlere tebliğ ettiği her şeyi, oldukları gibi, hiçbir tereddüt ve kuşku duymaksızın, kabul ve onaylamak demektir.

Bu Hadis-i şerif bizlere, aynı zamanda, "Lâilâhe illallah" sözünün anlam olarak Allahü Tealâ'nın tek ilah olması yanında, O'ndan gelen ve O'nun değerli elçileri vasıtasıyla bizlere bildirilmiş olan her bilginin de kabul ve onaylanması anlamını taşığını açıkça göstermektir. Yani bir başka ifade ile biz "Lâilâhe illallah" demekle, Allah'ın varlığı ve birliği yanında, O'nun elçilerini, ve elçileri vasıtasıyla bildirilen her şeyin de doğruluğunu onaylamış olmaktayız.

Allah'a emanet olunuz.

Dr. İsmail Ulukuş